30 Ağustos 2013, Çankırı için Yeniden İmaret Hareketini başlatıyoruz.
2005 yılında Çankırı Araştırmaları Sitemizin 2 nci dönemine “Çankırı şuan için iki büyük düşmanla mücadele etmektedir; Birincisi aydın sınıfın eksikliği ve etkinsizliği, ikincisi ise basiretsiz ve niteliksiz siyasetçilik.” tahlili ile başlamıştım. Bugün aynı resme baktığımızı üzülerek görmekteyim. Belki bireysel olarak çok donanımlı, kainatı, dünyayı, olayları ve insanları çok güzel okuyan yetişmiş aydınlarımız mevcuttur, yine kişisel olarak kendini geliştirmiş her basamakta erdemli siyasetçilerimiz de vardır. Ancak şahıs olarak tümü değerli olan bu insanlar tarafından siyaset müessesesinde hala aynı enstürümanlar kullanılıyorsa, hala aynı dil şablonu ile halka hitap ediliyorsa, halk da aynı şablondan siyasetçiyi kabul ediyorsa ve dahi aydınlar kendilerini ifade edemiyor, Çankırı için peşinden takip edilecek karda bir iz bırakamıyorlarsa geleceği olmayan bir şehirde yaşıyoruz demektir.
30 Ağustos 2013 tarihinde Çankırı Araştırmaları Sitemizin 3 ncü dönemine “Çankırı için Yeniden İmaret Hareketi” sloganı ile başlamak istiyoruz. Çünkü İmaret Çankırı için önemli bir başlangıçtır. Beylikten, göçebelikten çıkıp artık şehir olmanın, medeniyet kurmanın mahrecidir. İmaret, bir müessesedir, bir sosyal, siyasal ve ticari konseptir.
İmaretin tarihsel boyutu hakkında araştırmacı yazarlarımız ilerleyen zamanlarda detaylı anlatımlarda bulunacaklardır. Ancak şunu ifade etmek isterim ki, bugün Çankırı Türkiye’nin yakalamış olduğu gelişme trendinden gerektiği ölçüde pay alamamaktadır. Bu eksikliğin nedenini sorgulayacağız ve çözüm yollarını arayacağız. Bunun için Yeniden İmaret Hareketi ile Çankırı için öncelikle fikirlerde ve gönüllerde yeniden imar başlatılması gerektiğine inanıyoruz.
3 ncü dönem çalışmalarımızda öncelikle imareti yeniden öğreneceğiz, şehrin yöneticilerine İmaret Camii ve Büyük Cami çerçevesinde şehre dinamizim kazandıracak bir yapı kurulması gerektiğinin fikir prototiplerini vereceğiz. İmaret’in sadece kent merkezini değil, ilçe ve köyleri de yönlendirdiğini hatırlayarak bugüne geçmişten model geliştirecek ve yetkililere sunacağız. İmaret’in sosyal hayatı nasıl kucakladığını göreceğiz. İmaretin sadece aşevi olmadığını planlı bir toplumsal katelizör olduğunu anımsayıp bugün için bir fikir kuracağız.
Özetle, yeniden imaretten yola çıkarak Medinetül Fazıla – Erdemli İnsanlar şehrini kuracağız.
Bizim gibi Çankırı dışında müebbet yaşama mahkum insanlar için Çankırı’nın erdemli bir şehir olması için gayret “insanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır” düsturunun bir gereği olup, elde edeceğimiz kazanç ise mazisinin mefahiri ile mensubiyetimizi her yerde gururla söyleyebilmek olacaktır.
Düşünmeye, yazmaya, istişareye ve eyleme davet ediyorum.